Skip to main content

Üniversite hayatımız boyunca yurt dışına çıkmayı yer yer arkadaşlarla planlıyorduk. Fakat en büyük kısıt paraydı. Bu sene kısmi zamanlı çalışmamız sayesinde para kazanmaya başladık. O zaman geriye sadece plan yapıp gezmek kalmıştı.

Avrupa’ya gitmeye karar verdikten sonra işin en zor kısmı pratikte bir şeyler yapmaktı. O büyük adımı atıp Şubat 2019’da Çekya Prag’a uçak biletlerimizi aldık ve Airbnb’den kalacağımız yeri ayarladık.

21 Mart Perşembe günü sabah Sabiha Gökçen’e erkenden vardık. Kontrol işlemlerinden sonra uçağımızı beklemeye başladık. Yolculuk 2 saat 15 dakika sürdü. Uçaktan indiğimizde saat Prag’da 13.20 idi. Hava alanından kredi kartıyla 72 saatlik ulaşım bileti ve Turist information kısmından ücretsiz Prag haritası aldık. Ulaşım bileti tramvay, metro, füniküler ve otobüslerde geçiyor.

Havaalanından Merkeze Nasıl Geçilir?

119 numaralı otobüsle A metro hattı Nadrazi Veleslavin Durağı’na geldik. A hattına bindikten sonra Müstek Durağı’nda indik. Metrodan çıkınca Vaklav Meydanı’nda olduğumuzu fark ettik. Elimizdeki parayı çevirmemiz gerekiyordu. Bize daha güvenilir geldiği için bu işlemi bankada gerçekleştirdik. Valizi bırakmak için eve geçtik. Ev sahibini airbnb üzerinden evin adresini çok açıkça tarif etmişti bu sayede evi çok kolay bulduk.

Gezilecek Yerler

Eşyaları bırakıp metro ile Dancing House’a gittik. Buralar Prag’ın New Town bölgesi olarak geçiyor. Buradan yürüye yürüye Müstek’e çıktık. Buralar da şehrin Old Town kısmı oluyor. Bu bölgede Astronomik Saat Kulesi ve Tyn Kilisesi’ne uğradık. Artık iyice karnımız acıktı. Vejetaryen pizza ile karnımızı doyurduktan sonra Vaklav Meydanı’nın sonunda yer alan National Muzeum’a geçtik. İlber Hoca “Gece, bir şehrin güzelliğidir” der. Bu sebeple hava kararınca Charles Köprüsü’ne geçtik. Eve gidince ertesi gün gezilecek yerlerin planını yaptık.

Sabah marketten kahvaltılık bir şeyler ve meyve aldık. Kahvaltımızı yaptıktan sonra tekrar düştük yollara. İlk durağımız Belediye Sarayı idi. Hemen yanında bulunan Barut Kulesi’ne de uğradık. Akşam gördüğümüz Charles Köprüsü’nü gündüz gözüyle tekrar görmek için rotamızı buraya çevirdik. Köprüyü geçerek Prag Kalesi’ne yürüdük. Prag Kalesi’nin içinde birden fazla yapı bulunmakta. 

  1. Old Royal Palace
  2. The Story pf Prague Castle
  3. Basilique of St.George
  4. Treasury of St.Vitus’s Cathedral
  5. Golden Lane
  6. Prague Castle Picture Gallery
  7. Powder Tower
  8. St.Vitus’s Cathedral
  9. Rosenberg Palace
  10. South Tower of St.Vitus’s Cathedral

Bizim aldığımız bilet 250 CZK’ydı. Üniversite öğrenci kartımızı gösterince 125 CZK ödedik. Bu bilet ile 1,3,5,8 numaralı yerlerin içine girebiliyorduk. Biz en çok St.Vitus’s Cathedrali’ni beğendik. Çok ihtişamlı bir yapısı vardı. Bilet almayıp bu yapıların içine girmesek de büyük bir eksiklik yaşamazmışız. Bilet almadan da kaleye girebilirsiniz. Bilet sadece yapıların içlerine girebilmenizi sağlıyor.

Hediyelik eşya

Turist olmanın en önemli görevlerinden biri olan hatıra bir şeyler almak için etrafa bakmaya başladık. Mağazalardaki magnet ve anahtarlıklar 100 CZK veya daha fazlasıydı. Magnete 25 TL civarı bir şey vermek bize saçma geldi. Old Town’ da hediyelik eşya satan bir sürü tezgahtan oluşan bir pazar gördük. Burada fiyatlar daha uygundu. 25 CZK’ya magnet ve 50 CZK’ya anahtarlık aldık.

Tredelnik

Prag’a gitmeden önce yaptığımız araştırmalarda Trdelnik diye ünlü bir tatlının olduğunu gördük. Buralara kadar gelmişken deneyelim dedik. Benim yediğim tatlının üzerinde dondurma ve altında hamur vardı. Hamur kısmı çok şekerli olduğundan sonlara doğru tatlı ağır gelmeye başladı.

Gezilecek Yerler

Metro’nun C Hattı ile Vysehrad’a geçtik. Buradan Prag’ın eşsiz manzarasını izleme şansı bulduk. Burası içinde klise ve park bulunduran büyük bir alan. Turist sayısı yok denecek kadar azdı. Daha çok yerel insanlarla karşılaştık. 

Yemek

Yemek fiyatları Türkiye’ye göre daha pahalı. Burger King menüleri 140 CZK civarındaydı. Biz de Burger King’e o kadar para vermek istemedik. Akşam yemeği için makarnaya kişi başı 160 CZK verdik. Dışarda makarnaya para verilmez derdim ama büyük konuşmamak lazım işte. 

Gezilecek Yerler

Üçüncü gün yorgunluğumuzu atmak için evden biraz daha geç çıktık. Bütün gün Tramvay’ı kullandık. Şehri bu sayede daha çok tanıma fırsatı bulduk. İlk hedef Farmers’ Market. Meyve tatmak amacıyla gidelim demiştik fakat yemek, meyve, süs eşyaları gibi birçok farklı ürünle karşılaştık. Bizim uğradığımız market Tylova Namesti; nehrin kıyısında bulunuyordu. Saat 11 gibi orda olmamıza rağmen fazla kalabalıktı. Daha sonra Vltava Nehri’nin diğer tarafında bulunan Brevnov Manastırı’ na doğru yola çıktık. Tek turist bizdik. Kuş sesleri içinde parktan geçip manastıra ulaştık. Manastır merkezden uzak yerel halkın yaşadığı bir bölgedeydi. Bu yüzden etraf çok sakindi.

Merkeze geri dönünce sokaklar arasında dolaşıp durduk. Prag’ı anlamaya çalıştık. Son bir yer kalmıştı gitmemiz gereken. Teleferik ile Petrin Tepesi’ne çıktık. Biz vardığımızda saat 20.00’de Petrin Kulesi kapanmıştı. Kuleye çıkıp manzarayı görmeyi istemiştik.

Ertesi gün sabah kaldığımız evden bir saat içinde havaalanına geçtik. Üç dört günlük Prag maceramız gerçekten çok güzel geçti. 

Airbnb

Prag’ın Palmovka Bölgesi’nde kaldık. Merkez(Müstek) ‘e metro ile 15 dakika uzaklıktaydı. Metroya veya tramvaya ulaşmamız 5 dakika sürüyordu. Eve yakın market vardı. Kaldığımız ev gayet temizdi. Herhangi bir sorun yaşamadık. 

Maliyet

Uçak bileti 825 TL
Kalacak yer 262 TL
Yemek 225 TL
Ulaşım Bileti(72 saat) 310 CZK
Harçlık 100 TL
Toplam 1500 TL
Euro kur 1 euro=6,20 TL

Leave a Reply